Ne buldum?

ciao! Uzun zamandır yoktum burada. Sen de ilhamsızlık ben diyim mutsuzluk, öbürü desin şımarıklık! Hemen kısa bir özet geçiyorum.Gelmeden önce evimle ilgili bir sürü korkum vardı, korktuğum her şey bir bir başıma geldi. Benim için ev çok önemliydi hal böyle olunca uzunca bir süre mutluymuş numarası yapman gerekti, çünkü benden beklenen buydu dimi? Milano’da Master yapıyordum, hala neden mızmızlanıyordum değil mi? Uzaktan birinin hayatını izlemek gerçekten çok kolay. Ha bide bu yetmezmiş gibi kendini ‘en yakın arkadaşım’ olarak gören insanların böyle yorumlar yapması daha da üzücü.

Son bir haftadır hayatım yoluna girmeye başladı. Çünkü başka bir ev bulabildim sonunda.O evden hiç kurtulamayacağını düşünmeye başlamıştım. Ders 1:Milano’ya da gelmiş olsa insan ayılığını Türkiye’de bırakamıyormuş. Eğitim, insan olmak için yeterli değilmiş.

Ders 2: Geride bırakabilmek önemli. Bazen kalbini dinlememek o kadar da kötü değilmiş. Hatta beynini dinlemek daha mutlu ediyormuş. Ders 3: 2 numarayı kin gütmeden yapabilmek önemli.

Uzun süre aynı yerde, aynı insanlarla, aynı hayalleri kurmaktan (bazen de kuramamaktan) kendini unuttuğumu düşünüyordum. İnsanların bana anlattığı Ezgi artık çok başka biri gibiydi, hem ben ne zaman öyle biriydim ki? Hatırlamıyordum.

Hatırlamadığım, kaybettiğim, unuttuğum Ezgi bana Milano’da, alıştığım herşeyden çok uzakta geri döndü. Güçlü, sabırlı,inatçı, hedefleri olan, insanları seven, inandığı şeyleri bilen Ezgi. Ben buraya gelirken aradığın şeyleri orada bulamayacaksın, delisin, mutsuz olacaksın diyen herkesi selamlayıp öpüyorum yanacıklarından.

Ders 4: Kendini tanımak için her şeyi geride bırakmaktan korkma. Kendini doğdun yerde değil kaybolduğun yerde bulursun demişti bir düşünür (kimdi bilemedim şimdi).

Uzaklara gitmek seni kendinden uzaklaştırmaz, daha da yakınlaştırır. Yanından kalmak isteyen diğerleri de zaten sen istesen de gitmez. 🙂

Leave a comment

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.